Kadına yönelik şiddetle mücadele Cumhurbaşkanlığı Genelgesi’ni sosyal medya hesabından paylaşan Bakan Yerlikaya, ‘Kadına yönelik şiddete karşı durmak ve tavır almak, aynı zamanda kadınların hukukunu ve onurunu koruma mücadelesidir. Kadına yönelik her türlü şiddetin karşısındayız ve karşısında olmaya devam edeceğiz.’ dedi.
İŞTE GENELGEDEKİ DETAYLAR
Kadına yönelik şiddetin önlenmesi; çok yönlü, bütüncül bir yaklaşım ve toplumun tüm kesimlerinin ortak ve kararlı mücadelesini gerektirdiği belirtilen genelgede, gerçekleştirilecek çalışmalara kamu kurum ve kuruluşlarının yanı sıra sivil toplum kuruluşları, üniversiteler, özel sektör ve vatandaşlarımızın katılımların büyük önem arz ettiği vurgulandı. Bu kapsamda, kadına yönelik şiddetle mücadelede öncelikli politikaların belirlendiği üç ulusal eylem planının hayata geçirildiği, 2021-2025 yıllarını kapsayan Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele IV. Ulusal Eylem Planı’nın, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın koordinasyonunda ilgili tüm tarafların katkı ve katılımlarıyla hazırlanarak yürürlüğe konulduğu anımsatıldı.
ŞİDDETLE MÜCADELE İÇİN TOPLUMSAL FARKINDALIK YARATILACAK
Bu kapsamda kadına yönelik şiddetin önlenmesi, şiddet mağdurlarının korunması ve güçlendirilmesi amacıyla belirlenen tedbirlerin hatırlatılmasının gerekli görüldüğü belirtilen genelgede, “Şiddetle mücadelede mevzuatın etkin uygulanmasına ve mağdurların adalete erişiminin kolaylaştırılmasına yönelik gerekli hukuki ve idari tedbirlerin alınmasına devam edilecektir. Ulusal Eylem Planında yer alan faaliyetlerin gerçekleştirilmesinde ilgili bakanlıklar, kamu kurum ve kuruluşları tarafından şiddete sıfır tolerans anlayışı çerçevesinde gerekli hukuki, idari ve mali tedbirlerin alınmasına devam edilerek, her türlü iş birliği sağlanacaktır. Tüm kamu kurum ve kuruluşları tarafından 8/3/2012 tarihli ve 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun kapsamında hakkında tedbir kararı bulunan şiddet mağdurları ile beraberindekilere yönelik koruyucu ve önleyici hizmetlerin ulaşılabilir olması sağlanacak ve bu kişilerin gizlilik ve güvenliklerinin sağlanması amacıyla gerekli idari ve mali tedbirler alınacaktır. Şiddetle mücadelede aktif rol alan kurumlar başta olmak üzere, tüm kamu kurum ve kuruluşları tarafından kamu personelinin şiddetle mücadeleye ilişkin bilgi ve farkındalığının artırılmasına yönelik çalışmaların yürütülmesine devam edilecektir. Şiddetle topyekûn mücadele etmeye yönelik toplumsal farkındalık ve duyarlılığı artırmak üzere eğitim ve bilinçlendirme çalışmaları yapılmaya devam edilecektir. Kadına yönelik şiddetle mücadele alanında kanıta dayalı politikaların geliştirilmesine temel oluşturacak ve uluslararası standartlarda istatistik üretilmesine imkân sağlayacak verilerin elde edilmesi amacıyla nüfus temelli saha araştırmaları gerçekleştirilecektir. Kadına yönelik şiddetle mücadele politikalarının ve hizmetlerin izlenmesi, değerlendirilmesi ve geliştirilmesine kaynak oluşturacak ve uluslararası standartlarda istatistik üretilmesine imkân sağlayacak idari verilerin üretilebilmesi ile veri entegrasyonu sağlanabilmesi için kamu kurum ve kuruluşlarının bilgi yönetim sistemlerinde gerekli düzenlemeler yapılacaktır” denildi.
Kadına yönelik şiddetle mücadele kurumsal hizmet birimleri olan Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri (ŞÖNİM) ve kadın konukevlerinin kapasitesinin güçlendirileceği ifade edilen genelgede, kadına yönelik şiddetle mücadele çalışmalarında sadece kriz odaklı değil aynı zamanda risk analizi ve yönetimi odaklı yaklaşımla şiddet mağduruna erken müdahale edilmesi sağlanarak etkin hizmet sunulacağı vurgulandı.
TEKNİK YÖNTEMLERLE TAKİP UYGULANMASINA YÖNELİK TEDBİRLER ALINACAK
Yerel düzeyde şiddetle mücadelede koordinasyon ve iş birliğinin sağlanması için valiler ve kaymakamlar tarafından gerekli tedbirlerin alınacağı belirtilen genelgede, “Şiddet mağdurunun her aşamada sağlık hizmetlerine erişimlerinin kolaylaştırılması ve şiddet uygulayanlara yönelik 6284 sayılı Kanun kapsamında, sağlık tedbirlerinin etkin uygulanması için paydaş kurumlar eş güdüm içerisinde çalışmalar gerçekleştirecek, şiddet uygulayana yönelik öfke kontrolü, etkili iletişim ve stresle başa çıkma hususlarında bireysel ve grup çalışmaları yapılandırılacaktır. Ülke geneline yaygınlaştırılan teknik yöntemlerle takip sistemlerinin etkin uygulanmasına yönelik tedbirler alınacaktır. Kadına yönelik dijital şiddetle mücadele kapsamında dijital okur-yazarlık eğitimleri başta olmak üzere toplumun tüm kesimlerine yönelik farkındalık çalışmaları gerçekleştirilecektir” denildi.
KADINLARIN İŞ HAYATINA DAHA FAZLA KATILMASI SAĞLANACAK
Erken yaşta ve zorla evliliklerle mücadele konusunda toplumsal farkındalık ve kurumlar arası eş güdüm arttırma çalışmalarına yönelik tedbirler alınacağı vurgulanan genelgede, “3/7/2005 tarihli ve 5393 sayılı Belediye Kanunu kapsamında kadın konukevi açmakla yükümlü olan belediyelerin Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı rehberliğinde, mevcut standartlara uygun şekilde bu yükümlülüklerini yerine getirmeleri sağlanacaktır. Kadınların iş gücüne katılımlarını teşvik etmeye ve istihdam edilebilirliğini arttırmaya yönelik aktif iş gücü hizmetleri kapsamında faaliyetlerin yürütülmesine devam edilecektir. Kadınlara yönelik şiddetle mücadele kapsamında yürütülen çalışmaların, hazırlanan plan ve programların analizleri yapılacak, izleme ve değerlendirme çalışmaları sistematik hale getirilecektir” ifadelerine yer verildi.
Bu tedbirler ile Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Ulusal Eylem Planları ve Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Yıllık Faaliyet Planlarının uygulanmasında kurumlar arası koordinasyonun Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından sağlanacağı belirtildi.
KADINA YÖNELİK ŞİDDET İZLEME KOMİTESİ’NİN ADI DEĞİŞTİ
Resmi Gazete’de 4 Temmuz 2006’da yayımlanan 2006/17 sayılı Başbakanlık Genelgesi ile düzenlenen ‘Kadına Yönelik Şiddet İzleme Komitesi’nin adının ‘Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Koordinasyon Kurulu’ olarak değiştirildiği bildirilen genelgede, bu kurulun, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı başkanlığında, Türkiye Büyük Millet Meclisi Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Başkanı, Adalet, İçişleri, Milli Eğitim ve Sağlık Bakanları ile Diyanet İşleri Başkanı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği, Dışişleri, Gençlik ve Spor, Hazine ve Maliye, Kültür ve Turizm ile Milli Savunma bakanlıkları ilgili bakan yardımcıları, Strateji ve Bütçe Başkanlığı, İletişim Başkanlığı, Kamu Denetçiliği Kurumu, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu, Yükseköğretim Kurulu, Türkiye İstatistik Kurumu, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu başkan yardımcıları/başkanvekilleri ile üniversiteler bünyesindeki Kadın ve/veya Aile Çalışmaları Merkez Müdürleri ve ilgili sivil toplum kuruluşlarının başkanlarından oluşacak şekilde yeniden kurulduğu açıklandı.
Koordinasyon Kurulu, çalışmalarına konuyla ilgili diğer kamu kurum ve kuruluşları ile meslek kuruluşları, uluslararası kuruluşlar ve özel sektör temsilcilerinin de davet edilebileceği belirtilen genelgede, şu ifadelere yer verildi:
“Koordinasyon Kurulu yılda en az bir defa olmak üzere ihtiyaç duyulan zamanlarda başkanın davetiyle toplanacaktır. Kurul tarafından gerek duyulması halinde başkanın önerisiyle alt komite, danışma veya çalışma grupları oluşturulabilecektir. Koordinasyon Kurulu; kadına yönelik şiddetle mücadele alanında mevcut uygulamaların değerlendirilmesi, sorunların tespiti, çözüm önerilerinin geliştirilmesi ve uygulanmasına yönelik kurumlar arası iş birliği ve eş güdümün arttırılması görevlerini yürütecektir. Koordinasyon Kurulu tarafından alınan kararlar, Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Ulusal Eylem Planları/Yıllık Faaliyet Planlarına Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı koordinasyonunda eklenecektir. Kurulun sekretarya hizmetleri ve alınan kararların uygulanmasının takibi Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü tarafından yürütülecektir. Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Ulusal Eylem Planları/Yıllık Faaliyet Planları ve Koordinasyon Kurulu çalışmalarının bir bütünlük içerisinde yürütülmesi için ilgili bakanlıklar ile kamu kurum ve kuruluşları tarafından azami gayret gösterilecek, ihtiyaç duyulacak her türlü destek ve yardım sağlanacaktır.”
Genelgeyle, 2006/17 sayılı genelge de yürürlükten kaldırıldı.