Dizel yakıtlı otomobiller her ne kadar benzinli otomobillere kıyasla hatrı sayılır miktarda yakıt tasarrufu sağlıyor olsalar da bu maddi tasarrufun bedeli, doğaya zarar olarak dönüyor. Bu nedenle hem otomobil üreticileri bir bir dizel yakıtlı otomobilleri terk ediyor ya da etmeye hazırlanıyor hem de sürücüler gitgide daha fazla benzinli ya da elektrikli otomobillere yöneliyor. Hatta Türkiye’de hibrit otomobil satış oranları, dizel otomobil satışlarına yaklaşmış durumda.
Bugün, dizel otomobillere veda etmekten bahsediyor olsak da yakın geçmişe kadar dizel otomobiller, otomobil üreticilerinin birincil planları arasında yer alıyordu. Ülkeler, üreticileri dizel otomobillerden uzaklaştırmak adına her geçen gün daha katı karbon emisyon düzenlemeleri getirirken üreticiler en az maliyet ile bu kuralları karşılamaya çalışıyorlardı. Hatta bazen de hilelere başvurarak…
100 binden fazla otomobilde emisyon dolandırıcılığı tespit edildi
Alman otomotiv devi Volkswagen, geçtiğimiz yıllarda emisyon skandallarıyla epey çalkalanmış, üst düzey VW yöneticileri istifa etmek zorunda kalmış ve şirket, politikalarını baştan aşağı yenileyerek elektrikli otomobillere yönelmek zorunda kalmıştı. Tabi ödediği milyar dolarlık para cezaları da cabası… Yaşananları baştan aşağı anlatmaya gerek yok ancak merak edenler buradaki haberimizi okuyabilirler. Bu haberimizin konusu, Peugeot-Fiat-Citroen-Opel-Ferrari-Maserati gibi pek çok ünlü otomobil markasının çatı şirketi olan Stellantis‘in karıştığı emisyon skandalı.
ABD Adalet Bakanlığı tarafından sunulan belgelere göre Stellantis’in bileşenlerinden biri olan Fiat Chrysler Automobiles (FCA), ABD’deki dizel emisyon kurallarını atlatmak için testlerde yanıltıcı veriler gösteren yazılım kullanmış, Volkswagen ile benzer bir tür dizel emisyon dolandırıcılığı gerçekleştirmişti. 100 binden fazla RAM ve Jeep marka araçta gerçekleştirilen ‘sahtekarlık’ Stellantis’in 300 milyon dolar ceza ödemeyi kabul etmesiyle sonuçlanmış durumda.
Testlerde araçlar olduğundan daha az emisyon üretiyor gibi gösterildi
Paylaşılan bilgilere göre FCA, ABD emisyon testi prosedürlerini ‘kandırmak’ için emisyon kontrol sistemlerini yanlış kalibre etmiş, bu sayede de araçlar normal sürüş koşullarına göre daha az emisyon üretiyor gibi görünüyor. Söz konusu dolandırıcılığa konu olan araçlar 2014-2016 yılları arasında piyasaya sürülmüştü ki bu dönemde henüz FCA, PSA ile birleşerek Stellantis’i adlı çatı şirketi kurmamıştı.