Mart ayından bu yana neredeyse aylık 100 bin adetli satışların altında düşmeyen otomotiv pazarı, Ticaret Bakanlığı’nın ikinci elde attığı adımlar sonrası “al-satçı” olarak bilinen araç ticareti yapan kişilerin pazardan çekilmesiyle yeni bir döneme giriyor. Piyasadaki en ucuz sıfır otomobiller hangileri? İşte detaylar…
İstanbul Motorlu Araç Satıcıları Derneği (İMAS) Başkanı Hayrettin Ertemel konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı: ”Özellikle 2023 yılı ilk 6 ayında gerek sıfır gerek ikinci el piyasasında satış adetleri oldukça yüksek kayda geçerken, bazı aylar tarihi rekorlara ulaşıldı. Haziran/temmuz aylarında ikinci el otomobil satış adetleri düşerken, sıfır otomobil pazarı yüksek seyretmeye devam etti.
‘SİPARİŞLER ÖNE ÇEKİLDİ’
6+6 yönetmeliğinin etkisiyle kayıt dışı ticaret maksatlı araç alan kişilerin neredeyse tamamı siparişlerini iptal etti. İptal edilen bu siparişlerin yerine daha ileri tarihte teslimat yapılacak gerçek kullanıcıların siparişleri öne çekildi.
Bu sebeple ikinci el otomobilde satış adetleri düşmesine rağmen, sıfırda halen yüksek kayda geçiyordu. Bu taleplerin de karşılanması sonrası krediye erişimde yaşanan zorluklar ve artık otomobilin bir yatırım/kayıt dışı ticaret odağı olmaktan çıkması ile sıfır otomobil piyasasında da talebin düşük seyredebileceğini öngörmüştük.
‘PAZAR DÜŞÜK SEYREDEBİLİR’
Nitekim tüm bu sebeplerin neticesinde satış adetlerinde bir miktar düşüş söz konusu. Özellikle krediye erişimde rahatlama olana kadar satış adetleri hem sıfır hem ikinci el pazarında düşük seyretmeye devam edebilir.
EN UYGUN SIFIR ARAÇLAR HANGİLERİ?
Sıfır araç piyasasındaki en ucuz araçları Fiat Egea C segment sedan aile otomobili ve A1 Segment HB Hyundai i10 markaları oluşturuyor. Aynı zamanda Kia markasının A1 Segment HB modeli de en ucuz araçlar arasında. Bu araçlarda fiyatlar 725 bin TL’den başlarken, 800 bin TL’ye kadar çıkıyor.
BÜYÜK BİR AVANTAJ MI?
6+6 yönetmeliğine bireysel kullanıcıların dahil edilmesiyle otomotivde kayıt dışı ticaretin ve buna bağlı olarak spekülatif fiyatlamaların önüne geçildi. Bu noktada bu faaliyetler bireysel kullanıcılar üzerinden yürütülüyordu. Öte yandan hemen akabinde atılan diğer adımlarla satış yolları ve yöntemlerinin de önüne geçildi.
‘SIFIR ARAÇ ÜRETİMİ BOLLAŞTI’
Tüm bu kararlar bu kişilerin siparişlerini iptal etmesine ve reel kullanıcıların siparişlerinin öne çekilmesine vesile oldu. Ayrıca sıfır otomobilde üretimin bollaşması da bu olumlu tabloya eklenince, bekleme süresi geçmişe nazaran oldukça kısalmış oldu. Süreç halen devam ediyor. Şimdiye kadar atılan adımların etkisi değerlendirildiğinde reel kullanıcılar için çok daha avantajlı bir ortam yaratıldığını söyleyebiliriz.
‘ÖNÜMÜZDEKİ AYLARDA AVANTAJLI FİYATLAR OLACAK’
Devam eden bu süreç içerisinde önümüzdeki aylarda fiyatlar anlamında da avantajlı seçenekler olacağı kanaatindeyiz.
İKİNCİ ELDE BEKLENTİ NE?
Otomobilin artık bir yatırım ve kayıt dışı ticaret alanı olmaktan çıkması talepleri etkiledi. Özellikle otomotivde kayıt dışı ticaret %50’yi bulan oranlara ulaşmıştı. Yani neredeyse her iki otomobilden biri kayıt dışı ticaret maksadıyla alınıyordu. Diğer yandan reel tüketicinin krediye erişimde yaşanan zorluklar gibi sebeplerle beklemeye geçmesi de talebi etkileyen diğer sebepler arasında.
‘DÜŞÜK FAİZLİ KAMPANYALAR SUNULABİLİR’
Döviz kurunda artış yaşanmadığı taktirde fiyatlar sabit kalacaktır. Hatta düşük talep ve artan üretimle beraber stokların yükselmesi, markaları bazı kampanyalar yapmaya yönlendirebilir. Özellikle yıl sonuna doğru ve yeni yılın ilk aylarında 2024 model araçların da gelecek olmasıyla, geçmişteki gibi marka bünyesinde düşük ya da sıfır faizli kredi imkanları veya avantajlı kampanyalar sunulabilir.
Öte yandan fiyatlar yükselse dahi düşük talep devam ettiği takdirde benzeri kampanyalar yine düzenlenebilir. İkinci el piyasasında spekülatif fiyatlar engellendi. Geçmişteki gibi sıfır fiyatından yüksek otomobiller ya da sıra dışı fiyatlamalar artık yok. Bu anlamda fiyatlar geri çekiliyor. Sıfır araç fiyatlarında artış yaşanmadığı takdirde ikinci el otomobilde de artış yaşanmayacaktır. Bu pazarda da talep düşük devam ettiği takdirde fiyatlarda bir miktar daha düşüş görebiliriz.”