24 TV’deki her yayında çarpıcı başlıklarla dikkat çeken ‘Arafta Sorular’ programının bu haftaki konuğu oyuncu Cem Uçan oldu.
Esra Elönü’nün konuğu olan Uçan, soruları yanıtlarken ünlü olmakla ilgili söyledikleri dikkat çekti.
“Ünlü olmak bir meslek değildir”
Sanatçı olmakla ünlü olmak arasındaki farkı anlatan Uçan şu ifadeleri kullandı:
Ünlülük ve sanatçılık kavun ve karpuz gibi. Lezzetleri çok farklı. Ne iş yaptığını bilmediğim dünya kadar ünlü var bu ülkede. Bazen bakıyorum 4 milyon takipçisi var. Ama tanımıyorum… Ünlülük bir meslek değildir. Gittiğim bütün söyleşilerde genç arkadaşlarıma bunu anlatıyorum. ‘Aranızda ünlü olmak isteyen var mı?’ diye sorduğumda parmak kaldıranlar oluyor. Ünlü olmak bir meslek değildir. Her işin ünlüsü var. Ünlü bir kebapçı mesela. Adam çok güzel kebap yapıyor bundan dolayı ünlü. Benim popüler olmamın tek sebebi televizyonda ve görselde bir iş yapıyor olmam.
İnsanların evine kapılarını çalıp giriyor olmam. Ünlülük yaptığımız işin bir getirisi.
“Elma satan bir abi Allah katında benden belki de daha kıymetli bir insandır”
Elimde gelenin en iyisini yapmaya çalışıp insanların ruhlarına dokunmaya çalışıyorum. Vicdanlı bir insan olmaya çalışıyorum. Gizli saklı kapılar arkasında yaşamıyorum. Böyle bir adamım. Ailesini seven, mesleğini seven biriyim. Köşede elma satan bir abi Allah katında benden belki de daha kıymetli bir insandır. Allah’ı üzmeyi, kırmayı asla istemezsek aynı şekilde yarattığı kullarını da kırmayı göze alamam. Elimden geldiği kadar bunu yapmaya çalışıyorum.
“Devlet şuuruyla büyümüş bir çocuğum”
Bir festivalde en iyi erkek oyuncu ödülü aldım, her ödül töreninde yaptığım konuşmamı yapıyorum. ‘Bugüne kadar bayrak, millet uğruna kanını akıtmış tüm şehitlerimize ithafen bu ödülü alıyorum’ diyorum. Orada kocaman siyasi abilerimiz var beni alkışlamıyorlar. Neden? Size nasıl bir kötülüğüm dokunmuş olabilir ki? Sonrasında çok da bakma diyerek üzerini kapatıyorsun. Biz vatansız kalmanın ne demek olduğunu çok iyi biliyoruz. Keşke onlar da bilseler. Bizim gidecek hiçbir yerimiz yok. Vatanımızı bırakamayız. Kendimle, devletimle, milletimle, insanlarımızla, siyasi çevremle ilgili bir eleştirim varsa ülkem içerisinde ben bunu yapmakta özgürüm. Devlet şuuruyla büyümüş bir çocuğum ben. Devlet aslolandır. Hata yapabilir. Hatasız olmak bir tek Allah’a mahsus.
“Doğru görmediğim her şeye muhalifim hayatımda”
Dünyada yaşanmış bir sürü şeye muhalif olabilirim. Ülkemde de tasvip ettiğim şeyler var, etmediğim şeyler var. Her cenahtan eleştirebileceğimiz her şey olabilir. Muhalefetten kastımız sadece siyaset değil. Hayatta da muhalif olacağımız bir sürü şey var. Aileler çocuklarını çok farklı psikolojiler ile yetiştiriyor. Onlara da muhalifim. Ben Allah’ın bana verdiği zekayla, Allah’ın bana verdiği kalple, vicdanla benim aklıma yatmayan, benim doğru görmediğim her şeye muhalifim hayatımda. Çok zor bir sanat.